SARAYLI
Dakikalar sanki ayaklarına tonlarca ağırlık bağlanmış gibi ağır bir seyirde geçti o andan sonra. İçecek tepsisini alıp evine geçen Halide'nin ardından ben de eve geçmiş ve ter kokan üzerimi değiştirmiş, biraz da kendime çeki düzen vermiştim. Cılız bir ışığın buluşacak olsak bile bu toy heyecan nedenşyle ne yapacağımı şaşırmıştım. Saate baktığımda nihayet buluşma anına on dakikadan az bir süre kaldığını gördüm. Koşar adımlarla yürümüştüm resmen. Çardağa geldiğimde ortada henüz kimse yoktu. Bir kaç dakika erken geldiğimi bildiğimden oturup beklemeye başladım. Çok geçmeden onun ayak sesleri ilişti kulağıma. Benim aksime hiçbir değişiklik yapmamıştı kendinde. Bir kaç adım kadar yanıma yaklaştığında, ellerini arkasında birleştirip bedenini parmak uçlarında yükseltip bıraktı. Aynı anda ise meftunu olduğum dudak ısırma hareketini yapıyordu. Az sonra onun gibi ezecektim o dudakları. Ama yine de sınırlarını ihlal eden ben olmamak için sabırla ondan bir adım bekledim. Bana biraz daha yaklaştı ve hemen dibimdeki pervaza dayadı sırtını. Bu sessizlik ve yok denecek kadar az olan mesafe artık sinirimi bozuyor ve heyecanıma ket vuramıyordum. Ergenlik yıllarımda bile bu kadar çarpıntı hissetmemiştim. Ona doğru yaklaşıp, iki yanından pervaza dayadım ellerimi. Nefes alışlarımız da aynı ahenkte olduğu için her soluk verişimizde göğüs kafeslerimiz birbirine değiyordu. Gözlerinde teslimiyet vardı. En az benim kadar bekliyordu bu birleşmeyi. Önce yüzlerimizi yaklaştırıp dudaklarımı sürttüm pürüssüz tenine. Benim gibi seri soluklar aldığını fark edince, bu kez de dudaklarına yöneldim. Kahretsin! Dilim damağım kupkuru olmuştu. Bu ssuzluğu giderecek tek ab onun dudaklarındaymış gibi yapıştım. Başlarda hareketsiz kalan elleri yüzümü avuçlayıp en az benim ki kadar keskin bir ateşle karşılık verdi. Bedenimi ona yaslamış olmama rağmen bu temas bile az geliyordu. Üzerindeki şort tulum tenine ulaşmama engeldi ama bütün hatlarını hissedeceğim kadar da inceydi. İnleyişlerimiz geceye karışmış, biz de gecenin koyuluğunda kaybolmuştuk. Bizi savrulduğumuz boşluktan sert bir ses çıkardı.
"Halide! Bu ne rezillik?"...
Unfold
"Ben iyim Yannis beni merak etme. O yanındaki cadıya da söyle seni kullanmasın artık. İkinize de aynı cevapları vermekten yoruldum."
"..."
"Biliyorum canımın içi biliyorum. Ama gerçekten bir sorun yok. İlk defa yalnız kalmıyorum ki. Hem her şey yolunda, biz çok iyiz. Sadece biraz ağrım oldu s……
Dear Reader, we use the permissions associated with cookies to keep our website running smoothly and to provide you with personalized content that better meets your needs and ensure the best reading experience. At any time, you can change your permissions for the cookie settings below.
If you would like to learn more about our Cookie, you can click on Privacy Policy.
Waiting for the first comment……